10 günden fazla süren ses kısıklığını önemseyin
Baş ve boyun kanserlerinin ihmal edilmemesi için nedenlerimiz var. Dünyada 600 bin kişi bu hastalıklarla yaşıyor. Türkiye'de her yıl 5 bin kişi bu tanıyı alıyor. Baş ve boyun kanserleri dünyada görülen tüm kanserlerin yüzde 10'unu oluşturuyor. Tüm bu veriler sizce de dikkatli olmamızı gerektirmez mi?
Dünyada ağızdan tükürük bezlerine, gırtlaktan kulak kepçesine kadar her noktaya yerleşebilen baş ve boyun kanserleriyle mücadele eden 600 bin kişi var. Türkiye’deyse her yıl yaklaşık 5 bin kişiye baş ve boyun kanseri tanısı konuyor. Bu hastalığın görülme nedenleri arasında sigara, alkol ve HPV virüsü ilk sıraları paylaşıyor. Genital kanserlerde adını duymaya alıştığımız HPV virüsünün özellikle boğaz ve ağız kanserlerinin görülme sıklığını artırdığını söyleyen uzmanlara göre, önümüzdeki yıllarda bu kanserlerden daha sık söz edeceğiz. Baş ve Boyun Kanserleri Derneği Kurucu Üyesi, Medical Park Bahçelievler Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Doç. Dr. Berrin Pehlivan, bu hastalıkların belirtilerini, kimleri tehdit ettiğini ve bilimsel gelişmeleri anlattı.
HANGİ NOKTALARA YERLEŞİYOR?
Baş ve boyun bölgesindeki doku ve organlarda görülen kanser türü baş ve boyun kanserleri olarak adlandırılıyor. Ağız boşluğu, ağız tabanı, dil, dudak, boyun, damak, dişeti, yanak, boğaz, geniz, burun ve burun boşluğu, dış kulak yolu, paranazal sinüsler, gırtlak, yutak, tükürük bezleri, tiroit, kulak kepçesinde görülen kanserler baş ve boyun kanserleri grubu içinde yer alıyor. Bu kanserler tükürük bezinden kulak kepçesine kadar her noktaya yerleşebiliyor.
EN SIK GÖRÜLENİ HANGİSİ?
Baş ve boyun kanserleri dünyada görülen tüm kanserlerin yüzde 10’unu oluştururken, kansere bağlı ölüm nedenleri arasında 6’ncı sırada yer alıyor. Gırtlak kanserinin baş ve boyun kanserleri arasında en sık görüleni olduğu belirtiliyor ve bu tür kanserlerin yaklaşık yüzde 50’sini oluşturduğuna dikkat çekiliyor. Gırtlak kanserini, ağız boşluğu ve geniz kanserleri izliyor.
ENFEKSİYONA DİKKAT!
Baş ve boyun kanserleri, belirtileri nedeniyle enfeksiyonlarla karıştırılabiliyor. O nedenle bu belirtilerden biri ya da birkaçının görülmesi halinde nedenlerinin araştırılması gerekiyor. 10 gün içinde geçmeyen inatçı bir enfeksiyon ve nezle durumunda mutlaka hekime başvurulması öneriliyor. Yerleşimleri nedeniyle baş ve boyun kanserlerinin büyük çoğunluğu erken dönemde belirti veriyor.
ÇEVRESEL FAKTÖRLER ETKİLİ
Baş ve boyun kanserlerinde çevresel faktörler daha etkili bulunuyor. Çevre kirliliği, dengeli ve yeterli beslenememe, genetiğiyle oynanmış gıdalar, çabuk bozulmaması için koruyucu madde kullanılmış besinler bu kanser türlerinin görülmesinde olumsuz anlamda rol oynuyor. Sürekli güneş ışığına maruz kalmak ise dudak kanseri riskini artırıyor. Bu nedenle yaz mevsiminde cildimiz ve dudaklarımız için güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmememiz gerekiyor.
BOYUNDA 2 HAFTADAN FAZLA SÜREN ŞİŞKİNLİĞE DİKKAT
BAŞ ve boyun kanserleri, kanser tarama programları arasında yer almıyor. Ancak erken evrede belirti vermesi, gözle görülebilir ve dokunulabilir bir alanda oluşması nedeniyle düzenli kontrollerle erken teşhis edilebiliyor. Bu kanserler genellikle önce boyundaki lenf bezlerine yayılıyor. Doç. Dr. Berrin Pehlivan, “Boyundaki 2-3 haftadan uzun süre geçmeyen şişliklerin ciddiye alınıp kontrol edilmesi gerekmektedir” diye konuşuyor.
ERKEKLERİN RİSKİ 5 KAT FAZLA
BAŞ ve boyun kanserlerine erkeklerde kadınlardan 4-5 kat daha fazla rastlanıyor. Bu durumun sigara ve alkol kullanım oranının erkeklerde daha yüksek olmasından kaynaklandığı belirtiliyor. Baş ve boyun kanserlerinin görülme sıklığı 50 yaş sonrasında artıyor. Son yıllarda kadınlar arasında sigara ve alkol kullanımının yayılması bu kanserlerin kadınlardaki görülme oranının da artmasına neden oluyor.
BOĞAZ KANSERLERİNİN YÜZDE 35’İNİN NEDENİ HPV VİRÜSÜ
BAŞ ve boyun kanserlerinin en önemli risk faktörlerinin sigara ve alkol olduğu belirtiliyor. Erkeklerde günde 3, kadınlardaysa günde 2 bardaktan fazla alkol tüketimi riski artırıyor. Alkol ve sigaranın birlikte kullanımıysa bu riskin çok daha ciddi oranlara ulaşmasına neden oluyor. Bir diğer risk faktörününse cinsel yolla bulaşan HPV virüsü olduğu belirtiliyor. Bu virüs aslında kadın genital kanserlerinin nedeni olsa da değişen cinsel alışkanlıklar sebebiyle baş ve boyun kanserlerinin de nedeni olarak değerlendiriliyor. Doç. Dr. Berrin Pehlivan, “Ağız kanserlerinin yüzde 25’i, boğaz kanserlerininse yüzde 35’i HPV virüsüyle bağlantılı olabilir” diyor. Ağız içi hijyenine dikkat edilmemesi, uygun olmayan protez, hijyenik faktörler, endüstriyel ürünler ve genetik faktörler ise diğer önemli nedenler arasında bulunuyor.