Siyasi kriz sürüyor: Fransa'da, yakın tarihinin en büyük grevi gerçekleşecek
Fransa, son yılların en büyük grevlerinden birine hazırlanıyor. Bugün tüm ülke çapında hükümetin bütçe kesintileri, emekli maaşları ve kamu hizmetlerinin kısıtlanması nedeniyle 800 bin kişi protesto gösterileri düzenleyecek. Ülkede demiryolu ağı kesintiye uğrarken, sendikalar 250 ayrı yürüyüş planladı. Doktorların, öğrencilerin ve toplumun birçok parçasının katılacağı Fransa'nın son yıllarda gördüğü en büyük protesto gösterileri, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un kendisine yakın bir isim olan Lecornu'yu başbakan atmasından 9 gün sonra yapılacak.

Fransa, Cumhurbaşkanı Macron'un 2024 Haziran ayında parlamentoyu feshederek ülkeyi erken seçime götürmesinin ardından ortaya çıkan siyasal krizden kurtulamıyor.
Parlamentonun sol ittifak, aşırı sağ ve Macron'a yakın Rönesans Partisi tarafından üçe bölünmesi ve Macron'un siyasi teamüllerin aksine başbakanlık yetkisini seçimi ilk sırada tamamlayan sol ittifak yerine Le Pen'in aşırı sağ partisiyle anlaşarak kendi partisine yakın bir isme vermesi; ülkenin karar alma ve kanun çıkarma sürecine zarar verdi.
Macron'un ilk atadığı başbakanın görev süresi sadece üç ay olurken, bir sonraki atadığı başbakanın siyasi ömrü 9 ay oldu. Son atanan başbakan Lecornu'nun ise görev süresinin henüz 10 günü dolmadan ülke yakın tarihinin en büyük protesto hareketiyle karşı karşıya.
Sendikalar, yeni başbakan Sébastien Lecornu'ya bütçe kesintilerini yeniden düşünmesi, ücretler, emekli maaşları ve kamu hizmetleri konusunda harekete geçmesi için baskı yapmak üzere son yılların en büyük grevlerinden birine hazırlanıyor.
Öğretmenler, tren sürücüleri, eczacılar ve hastane çalışanları grevde. Gençler yaklaşan bütçe kesintilerine karşı düzenlenen protestoların bir parçası olarak liselerini bloke etti. Sendikalar bir önceki hükümetin mali planlarının çöpe atılmasını, kamu hizmetlerine daha fazla harcama yapılmasını, zenginlerden daha yüksek vergi alınmasını ve insanların emekli maaşı alabilmek için daha uzun süre çalışmasını öngören "Macron yasasından" vazgeçilmesini talep ediyor.
800 bin katılım bekleniyor
Polise göre bugün ülke genelinde yaklaşık 800 bin kişinin katılması beklenen yürüyüşler okulları, demiryolu ve hava ulaşımını etkileyecek. 80 bin kadar da polis görevlendirilecek.
Bu sabah itibariyle Paris ve kuzey Fransa'da çok sayıda otobüs merkezi abluka altına alınmış durumda. Başkentin doğusunda ve Somme'daki Amiens'de liseler abluka altında. Fransa genelinde demiryolu ulaşımı kesinti yaşıyor.
Sendikaların öncülük ettiği gösterilerde ülke çapında toplam 250 yürüyüş planlandı.
Bugünkü protestoların, Emmanuel Macron'un emeklilik yaşını parlamentoda oylama yapılmaksızın Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle 64'e yükseltmesini protesto etmek üzere çok sayıda kişinin sokaklara döküldüğü 2023'ten bu yana en büyük gösteri günü olması bekleniyor.
Kuzey Hauts-de-France bölgesindeki CFDT sendikasından Perrine Mohr, yerel kamu radyosu Ici'ye yaptığı açıklamada Lecornu'nun Fransa'da hissedilen öfkeye hitap etmesi gerektiğini söyledi. Mohr, Macron'un 2017'de iktidara gelmesinden bu yana, vergi indirimi ve işletmelere koşulsuz yardım ile iş dünyası yanlısı bir hükümet olduğunu, gelecek hükümetin daha fazla işçi ve yurttaş yanlısı olması gerektiğini belirtti.
Lecornu'nun çıkmazı
Yeni bir başbakan için oldukça düşük bir popülarite ile göreve başlayan Lecornu, muhalefet partilerini yeni bir şey getirdiğine ikna etmekte zorlanıyor.
Lecornu, merkezci selefi Bayrou'nun, Fransa'nın kamu borcunu azaltmak için 44 milyar Avroluk bir bütçe kesintisi ve kemer sıkma programına yönelik planı nedeniyle 8 Eylül'de güven oylamasını kaybetmesinin ardından atandı.
Lecornu, Bayrou'nun iki resmi tatilin kaldırılması yönündeki popüler olmayan önerisinden vazgeçeceğini söyledi. Ancak sendikalar, Bayrou'nun bütçe kesintilerinin, sosyal yardım harcamalarının çoğunun dondurulması gibi diğer unsurlarının sürdürülebileceğinden endişe ediyor.
Lecornu'nun bir bütçe metni hazırlamak ve yeni bir azınlık hükümeti kurmak için sadece birkaç haftası var. Herhangi bir bütçenin muhalefet partileri tarafından derhal reddedilmesinden kaçınmak zorunda, ki bu partiler bir güvensizlik oylaması talep edebilir ve kendisini görevden alabilirler.
39 yaşındaki Lecornu'nun, Macron'un iş dünyası yanlısı ekonomi politikası mirasını da devam ettirmesi bekleniyor.
Lecornu bir güvensizlik oylamasıyla görevden alınmaktan kaçınmak istiyorsa, Sosyalist partiye de hitap etmenin bir yolunu bulma baskısı altında. Bu nedenle Lecornu ve parlamentonun en kalabalık gücü olan sol ittifakın, hemen bir güvensizlik oylaması yoluna gidilmemesi konusunda anlaşması bekleniyor.
Ancak sol ittifak, dün yapılan görüşmede yeni başbakana, "sert bütçe kesintilerine son verilmesi" ve "en zenginlerden adil katkılar alma" çağrısında bulundu ve Lecornu'nun planları hakkında fazla bir şey söylemediğini belirterek ayrıldı.
Sosyalist lider Olivier Faure, Lecornu'nun dinlemeye istekli olmaması halinde Sosyalistlerin onu görevden almak için yapılacak bir güvensizlik oylamasına katılabileceklerini söyledi.
Muhalefetin önemli güçlerinden aşırı sağcı Ulusal Ralli partisinden Marine Le Pen, Lecornu ile yaptığı ayrı bir görüşmeden şu sözlerle çıktı: "Eğer aynı politikayı sürdürürse düşecek."
Fransa, AB'nin %3'lük tavanının neredeyse iki katına ulaşan bütçe açığını ve GSYH'nin %114'üne denk gelen borç yığınını azaltma baskısı altında.
Fitch derecelendirme kuruluşu, siyasi istikrarsızlık endişeleri nedeniyle geçen hafta Fransa'nın kredi notunu düşürdü.