HT Gastro
Stil

Çocuk yaşta kozmetik tutkusu yükselişte

"Ne var canım, çocuk özenmiş, yüzüne bazı cilt bakım ürünleri sürmüş" diyenler ve "Bizim kız da büyüyünce çok süslü olacak" diye konuya 'sevimlilik' çerçevesinden yaklaşmak isteyenlere kötü bir haberimiz var. Çocuk yaşta kozmetik tutkusu, ileride geri döndürülemez sorunlara yol açabiliyor

Giriş: 10.04.2025 - 07:30 Güncelleme: 10.04.2025 - 07:30
Haberler Stil Çocuk yaşta kozmetik tutkusu yükselişte: Çocukların yetişkin cilt ürünlerini kullanmasının yarattığı etkiler

Her kız çocuğu, annesinin makyaj malzemelerini yüzünde denemiştir. Aynanın karşısına geçip üst üste sürdüğü allıklarla, rujlarla büyük insan taklidi yapmayan yoktur herhalde. Ama Alfa kuşağında, yani 2010'dan sonra doğanlarda farklı bir durum var.

Onlar annelerinin makyaj malzemelerini çocukça denemenin çok daha fazlasını yapıyor. Etrafta makyajlı gezen minikler dikkatli gözlerden kaçmıyor.

Bazı anneler, çocukların makyaj mağazalarında deneme amaçlı olarak makyaj koltuğuna oturmasına, mağazada makyaj eğitimleri izlemesine ve mağazadan marka örnekleriyle dolu hediye çantalarıyla ayrılmasına doğal gözüyle bakabiliyor.

Sosyal medya, güzellik markaları ve bu alanda sosyal medyanın etkili kişileri, Alfa kuşağının dikkatini çekmek için mücadele etmekten kaçınmıyor. Hatta çocuklar ve makyaj ya da kozmetik kelimelerini yan yana getirmek için çabalıyor. Sonuç olarak ortaya cilt bakımına takıntılı olan küçük çocuklar çıkıyor. Yanlış duymadınız, ‘çocuk’ olarak nitelendirilecek yaştakilerin kozmetik alışkanlığı, şaşırtıcı derecede yükselişte. Elbette bunda sosyal medya etkisi yadsınamaz.

Dünyada 7 yaşındaki çocukların bile artık cilt bakım rutinlerini TikTok, Instagram ve YouTube'da paylaşma trendi yükselişte.

Dermatologlara göre ergenlik öncesi çocuklar, yetişkin cilt bakım tercihlerini benimserken ebeveynlerinden kendilerine nemlendirici almalarını talep edebiliyor. 10 yaşındaki çocukların bile retinol, peeling asitleri, tonikler ve yaşlanmanın etkilerini en aza indirmek için tasarlanmış serumlar gibi yaşlanma karşıtı ürünler kullandığının tespit edilmesi çok ilginç.

Bazıları bunun zararsız bir eğlence olduğunu iddia ederken; cilt uzmanları, genç cildin yetişkinler için üretilen cilt bakım ürünlerine karşı çok taze ve hassas olduğunu, bu ürünlerin cilde zarar verebileceğini ve güneşe karşı daha savunmasız hale getirebileceğini savunarak karşı çıkıyor.

ABD’de ‘Pixel Flesh: Zehirli Güzellik Kadınlara Nasıl Zarar Veriyor?’ kitabıyla tanınan yazar Ellen Atlanta, “Artık çocukların çocuk olması yeterli değil; artık güzel ve fotojenik de olmaları gerekiyor. Milyar dolarlık şirketler tarafından tasarlanan güzellik endüstrisi, hayatın en hassas yıllarına kadar uzanarak 6 yaşındaki çocukları cilt bakımı tedavilerine ihtiyaçları olduğuna, ‘parıldamanın’ bir zorunluluk olduğuna ve güzelliğin sadece bir varlık değil, bir gereklilik olduğuna ikna etti. Bu, genç yaşta öz saygıyı aşındırarak gelişen ve ürünlerine ömür boyu bağımlılık sağlayan bir endüstri” diyor.

Çocuk yaşta kozmetik tutkusuyla tanışan çocukların durumunun, zararsız bir eğlence olmadığı kesin.

“Son yıllarda özellikle sosyal medya etkisiyle çocukların ne yazık ki cilt bakımına merakı hız kazandı” diyen Dermatoloji Uzmanı Doktor Öğretim Üyesi Ceyda Çaytemel, “Bu durum beraberinde bazı riskleri de getiriyor. Çocukların cildi hâlâ gelişme aşamasında ve erişkinlerden farklıdır. Deri daha ince, hassas, yağ ve nem dengesi farklıdır. Deri bağışıklık sistemi henüz gelişmemiştir. Bu nedenle yetişkinler için halihazırda bulunan, yoğun kimyasal içeren ürünler için çocuk cildi daha hassas olacaktır” diyor.

Dr. Çaytemel, çocuk cildinde kaşıntı, kızarıklık, egzama, alerjik reaksiyonlar görülebileceğini, bunun yanında deri bariyerinin kolaylıkla bozulabileceğini belirterek, “Doğal deri bakteri dengesi bozularak sık enfeksiyon ve sivilce gelişimi tetiklenebilir. Yine bilinçsizce yanlış ürün kullanımı gözenekleri tıkayarak ürünlere bağlı akneyi tetikleyebilir. Hatta parfüm, paraben, ftalat gibi bazı içerikler hormonları etkileyerek erken ergenlik gibi sorunlara yol açabilir” ifadesini kullanıyor.

Uzmana göre, dış görünüşe erken yaşta yoğun odaklanma, özgüven problemlerine veya dış görünüşle ilgili takıntılara da yol açabiliyor.

“Ne var canım, çocuk özenmiş, yüzüne bazı cilt bakım ürünleri sürmüş” diyenler ve “Bizim kız da büyüyünce çok süslü olacak” diye konuya ‘sevimlilik’ çerçevesinden yaklaşmak isteyenlere vereceğimiz haberler kötü.

Özellikle sosyal medyada aşırı popüler olan retinol, asitler ve C vitamini gibi sivilce, leke ve yaşlanma karşıtı etki etmesi amacıyla kullanılan ürünler dikkatsiz kullanıldığında ciltte tahriş, soyulmalar, egzamanın yanı sıra yanıklara bile sebep olabiliyor. Dr. Çaytemel, “Bu içerikler güneşe karşı hassas olan çocuk cildini daha da hassaslaştırabilir. Deri bariyerinde kalıcı bir hasar ileri yaşta akne, egzama ve leke gibi kalıcı sorunlara yol açabilir. Alkol ve parfüm gibi içerikler erken yaşta alerji riskini tetikleyebilir” diyor.

Pelki, cilt bakımına ne kadar erken yaşta başlanabilir?

Uzmana göre, elbette yetişkinler için her yaşta cilt bakımı yapılması önemli ama burada seçilen temel ürünler daha da önemli. İdeal olan, bir dermatolog görüşü alınarak yaşa ve cilt tipine uygun bir rutin oluşturmak. Çocuklara gelince…

“0-10 yaş grubunda cilt bakımına gerek yoktur” vurgusu yapan Dr. Çaytemel, “Yalnızca ılık su ve bebeklere uygun sabunlarla temizlik, sadece yaz aylarında çocuklar için özel üretilmiş fiziksel filtreli güneş koruyucu kullanımı ve belki soğuk havalarda koruyucu nemlendirici (özellikle yanaklar, eller için) kullanılabilir” diyor.

10 yaş üzerine çıkınca, ergenlikte işler değişiyor mu? Dermatoloji uzmanı, “11–13 yaş, ergenliğe geçiş döneminde ciltte yağlanma, siyah nokta ve sivilce başlayabilir. Hafif, sabun içermeyen temizleyiciler, yağsız, komedojenik olmayan nemlendiriciler ve gerekiyorsa dermatolog önerisiyle hafif salisilik asit içeren ürünler kullanılabilir” diyor.

Dr. Çaytemel’e göre 14 yaş ve sonrasında cilt tipine uygun temizleyici, yağsız nemlendirici, güneş koruyucu kullanılabilir ve varsa sivilce tedavisi için dermatolog görüşü alınabilir. Ama yine de bu dönemde bile güçlü anti-aging içeriklere (retinol, peptitler, asitli peelingler) gerek yok!

Bu içeriği paylaş
İLGİLİ İÇERİKLER