Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Uzun süren yalnızlığınızın nedeni karşınıza doğru kişinin çıkmaması değil de filofobi yaşamanız olabilir! Aşk korkusunun psikolojik arka perdesi...

        Yeni biriyle tanışmak, insanın sevgiyle büyüyen bir ilişkinin yollarını keşfetmesi, aşkı ve beraberliği doyasıya yaşamak hangimizin hoşuna gitmez ki... Bazılarımızın gitmez! Mesela filofobisi olanların... Filofobi, halk arasında "aşk korkusu" olarak nam salmış. Hepimizin içini ısıtan, yüzünü güldüren sevgi ve aşk filofobisi olanlarda korku, endişe ve stres yaratıyor. Peki nedir bu filofobinin astı astarı?

        REKLAM

        BİR İNSAN SEVGİDEN NEDEN KAÇAR?

        Filofobi, sevmekten ve sevilmekten korkmayı, romantik ilişkilerden kaçınmayı ve sevme-sevilme ihtimalinden bile kurtulmak istemeyi, bir ilişki içinde olduğunda ya da ihtimali bile söz konusunda büyük panik yaşamayı ve mutluluktan ziyade kaygı duymayı açıklamak için kullanılan bir terim. Sevmek ve sevilmek bazen hepimiz için en başta tedirgin edici olabilir ancak kararsızlığımızın doğurduğu endişeler ile filofobiyi bir tutmak pek de mantıklı değil.

        Peki bir insanın neden filofobisi olur, sevmekten ve sevilmekten neden bu kadar korkulur? Filofobinin altında yatan çeşitli nedenler var elbette. Bunların bazıları sonradan edinilen deneyimlerle ilişkili olsa da bazıları kontrolümüz dışında olan değişkenler olabiliyor. Ancak ağırlıklı olarak kişinin duygusal travmaları filofobiyi besleyen etkenler arasında yer alır. Gelin, insanları sevgisiz bir hayata mecburmuş gibi hissettiren filofobiye neden olan değişkenlere bir bakalım...

        Geçmişte duygusal olarak tahrip eden travmatik ilişkiler yaşamış olmak,Ebeveynlerinin kötü ilişkisine şahit olmak, kavgacı ebeveynlerle büyümek,Aşkı ve sevgiyi yasaklayan bir kültürel ortamda büyümek,Reddedilmekten, terk edilmekten ve sevilen kişiyi kaybetmekten korkmak,Yalnız büyümek, ilgisiz ve sevgisiz bir çocukluk nedeniyle sevmeyi öğrenememek kişide filofobi oluşmasına zemin hazırlayan tetikleyicilerdir.

        REKLAM

        Filofobi ile ilgili en sık yapılan hatalardan biri onu bağlanma korkusuyla karıştırmaktır. Yetişkinlik dönemindeki romantik ilişkilerde bağlanma sorunları yaşamak ya da kaçıngan bağlanmak ayrı bir konudur. Filofobi ile bağlanma korkusu arasındaki en büyük ayırıcı belirti bağlanma korkusunun ilişki başladıktan sonra ortaya çıkmasıdır. Filofobide işler o kadar bile ilerlemez. Kişi birine karşı bir sevgi duyduğunu kendine bile itiraf edemeden o duygu yokmuş gibi davranır.

        FİLOFOBİ ARKADAŞLIĞA DA ENGEL Mİ?

        Filofobi ile ilgili bir diğer yanılgı da bu durumun sadece romantik ilişkilerimizde yaşadığımız bir sorun olduğunun düşünülmesi... Evet, filofobi genellikle yoğun sevgi ve aşk duygularında görülür ancak kimi zaman bu durum arkadaşlıkları da etkileyebilir. Filofobisi olan bazı insanlar için arkadaşlarla da anlamlı ve derin ilişkilerin kurulmaması gerekir. Arkadaşlarla geçirilecek herhangi bir vakittense yalnız olmak daha çekici ve anlamlı olabilir.

        REKLAM

        Her insan bazen yakın ilişkilerinden yorulabilir, sevgiye ve bağlanmaya mesafeli durduğu zamanlara ihtiyaç duyabilir. Peki bunun sıradan bir duygusal yorgunluk mu yoksa filofobi mi olduğunu nasıl anlayacağız? Filofobiden bahsedebilmemiz için istikrarlı belirtilere ihtiyacımız var. Örneğin;

        * Aşk, sevgi gibi kelimeler insanların genelinde olduğu gibi bir heyecan ve sempati uyandırmıyorsa, * Biriyle yakınlaşmak sizi heyecanlandırmak yerine korkutuyorsa, * Biriyle samimi bir diyalog geliştirmekten korkuyor hatta bunu açıkça istemiyorsanız,* Kalabalıklardan uzak yalnız bir hayat sürmeye ihtiyaç duyuyorsanız, * Duygularınıza karşı dürüst değilseniz ve onları bastırıyorsanız, * Biri size karşı ilgili ve romantik davrandığında onu yaralayıcı bir karşılık veriyorsanız, * Tüm bu durumlarda tam tersi bir gelişme yaşandığında bir anksiyete atağı geçiriyormuş gibi * hissediyor; nefes darlığı, titreme, terleme, yüksek tansiyon, mide bulantısı, vücudun uyuşması gibi fiziksel tepkiler vermeye başlıyorsanız filofobiden şüphelenmek mümkün.

        Ama enseyi karartmaya gerek yok çünkü filofobi insanların kaderi değil... Bunun farkına varıp bu sorunu çözmeye karar verecek olursanız profesyonel bir yardım alarak bunun hayatınıza etkisini kontrol edebilirsiniz. Terapi, özellikle travmatik deneyimlerimizle yüzleşmek ve bunları telafi edebilmek için oldukça faydalıdır.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ