Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Bilgi Yaşam Çikolata isteği bir alarm olabilir: Duygusal açlık nedir?

        Bir anda bastıran tatlı krizleri, tok olsanız bile elinizin atıştırmalıklara gitmesi... Belki de aç değilsiniz; sadece duygusal olarak doyuma ihtiyaç duyuyorsunuz. Duygusal açlık, çoğu zaman farkına bile varmadan beslenme düzenimizi etkileyen bir durumdur.

        DUYGUSAL AÇLIK NEDİR?

        Duygusal açlık, kişinin fiziksel ya da sosyal bir gereksinimi olmadığı halde yemek yeme isteği duymasıdır. Genellikle stres, kaygı, öfke, yalnızlık ya da sıkıntı gibi yoğun duygularla baş edebilmek için yemek bir kaçış yolu haline gelir. Ancak yalnızca olumsuz değil, olumlu duygular da bu davranışı tetikleyebilir. Örneğin bir kutlamada, buluşmada ya da kendini ödüllendirme anlarında yeme isteği artabilir. Bu durum, yeme davranışının duygularla ne kadar iç içe geçtiğini gösterir.

        REKLAM

        DUYGUSAL AÇLIK TÜRLERİ NELERDİR?

        Duygusal açlık genellikle iki temel başlık altında değerlendirilir: fiziksel açlık ve duygusal açlık. Bu ikisinin birbirine karıştırılması, kişinin yaşadığı sorunun farkına varmasını zorlaştırabilir. İşte bu iki açlık türünün temel farkları:

        FİZİKSEL AÇLIK

        - Yavaşça başlar ve ertelenebilir.

        - Kişi acıktığında huzursuzluk hissedebilir ama yemek sonrası bu durum geçer.

        - Tokluk hissedildiğinde yeme eylemi sona erer.

        - Yemek sonrası pişmanlık hissi yaşanmaz.

        - Amaç, bedensel ihtiyacı karşılamaktır.

        DUYGUSAL AÇLIK

        - Aniden ortaya çıkar ve ertelenemez bir istek yaratır.

        - Kişi stresli, üzgün ya da gerginken yemek yeme ihtiyacı duyar.

        - Tokluk hissine rağmen yeme devam eder.

        - Yemek sonrası pişmanlık, suçluluk gibi duygular görülür.

        - Amaç, fiziksel değil, duygusal boşluğu doldurmaktır.

        REKLAM

        DUYGUSAL AÇLIK BELİRTİLERİ NELERDİR?

        Duygusal açlığı tanımak, onunla başa çıkmanın ilk adımıdır. İşte bu açlık türünün belirgin belirtileri:

        - Aniden ortaya çıkar ve hızlı bir şekilde yemek yeme isteği doğurur.

        - Özellikle çikolata, cips, dondurma gibi yüksek kalorili yiyeceklere yönelim görülür.

        - Tokluk sinyallerine rağmen yeme sürer.

        - Yeme eylemi geçici bir rahatlama sağlasa da, sonrasında pişmanlık veya öfke gibi duygular yaşanabilir.

        - Sıklıkla tekrarlanması, kişinin yeme davranışının duygusal nedenlerle şekillendiğini gösterir.

        DUYGUSAL AÇLIKLA NASIL BAŞA ÇIKILIR?

        Duygusal açlık, farkındalık ve doğru yöntemlerle kontrol altına alınabilir. İşte bazı etkili başa çıkma yolları:

        - Yavaş yemek yiyin, her lokmanın farkında olun.

        - Stres anlarında yemeğe yönelmek yerine yürüyüş yapmak, müzik dinlemek ya da bir arkadaşla konuşmak gibi başka aktiviteleri tercih edin.

        REKLAM

        - Profesyonel destek almak, yeme davranışının altında yatan duygusal nedenleri keşfetmekte yardımcı olur.

        - Günlük tutmak, sanatla uğraşmak ya da meditasyon gibi duyguları dışa vurabileceğiniz yöntemleri deneyin.

        FİZİKSEL VE DUYGUSAL AÇLIK ARASINDAKİ TEMEL FARKLAR

        1. BAŞLAMA HIZI

        Fiziksel açlık yavaşça gelişir; mide kazınır, enerji düşer. Duygusal açlık ise ani ve yoğun bir yeme isteğiyle gelir.

        2. SEÇİCİ DAVRANIŞ

        Fiziksel açlıkta kişi herhangi bir yiyecekle doyabilirken, duygusal açlık spesifik yiyeceklere (genellikle abur cuburlar) yönelir.

        3. DOYGUNLUK SİNYALİ

        Fiziksel açlıkta tokluk hissi geldiğinde yemek bırakılır. Duygusal açlıkta ise tok olunsa da yemeğe devam edilir.

        4. DUYGUSAL DURUM

        Fiziksel açlık sonrası huzur ve memnuniyet hissedilir. Duygusal açlık sonrası suçluluk, pişmanlık ve öfke gibi olumsuz duygular baskın hale gelir.

        REKLAM

        DUYGULARINIZI DOYURMAK İÇİN…

        Bazen beden değil, ruhumuz açtır. Serotonin eksikliği tatlılara, dopamin eksikliği ise yağlı yiyeceklere yöneltebilir. Bu durumu kontrol altına alabilmek için şu önerileri uygulayabilirsiniz:

        - Pilates ve yoga gibi rahatlatıcı egzersizleri rutininize ekleyin.

        - Güneş ışığı almak, D vitamini düzeyinizi artırarak ruh halinizi iyileştirir.

        - Rafine karbonhidratlar yerine tam tahıllı besinleri tercih edin.

        - Bitki çayları (örneğin papatya, melisa) ile sinir sisteminizi yatıştırın.

        - Protein içeriği yüksek besinler (peynir, yumurta, yoğurt) ile dopamin seviyenizi destekleyin.

        - Beslenme günlüğü tutarak yeme alışkanlıklarınızı analiz edin.

        Görsel Kaynak: istockphoto/shutterstock

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ