Otomotiv sanayisinden Çinlilere yatırım çağrısı!
Türkiye'nin otomotiv üretimi ve ihracatı 2023'ü büyüme ile kapattı. Sektördeki son 1 yıllık gelişmeleri değerlendiren Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, geçtiğimiz yıl otomotiv pazarında ithal araç payının arttığına dikkat çekti. Eroldu, "Pazarda 2022'de yüzde 45 olan yerli payımız 2023'te yüzde 37'lere geriledi. Rakamların bu seviyeye düşmesi, yerli üreticiler açısından da, ülke ekonomisi açısından da olumsuz etki yapıyor" dedi. Eroldu, Çin'den ithal edilen otomobillerdeki artışa da dikkat çekerek, "Yalnızca elektrikli arabalara konulan uygulamalarla Çin ithalatının Türkiye'nin dış ticaret dengesine verdiği hasarı halletmek mümkün olmayacak. Çinlileri yatırım yapmaya davet ediyoruz. İthalatçılara bu ülkeyi bu kadar rahat bırakmamamız lazım" çağrısında bulundu. Yiğitcan Yıldız yazdı...
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 2023 yılına ilişkin verileri açıkladı. Buna göre, toplam üretim yüzde 9 artarak 1 milyon 468 bin 393 adet olarak gerçekleşti. 2022’nin 12 aylık dönemine göre yüzde 18 artış sağlayan otomobil üretimi ise 952 bin 667 adede ulaştı.
2023’te, bir önceki yıla göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 5 oranında artarken, otomobil ihracatındaki artış yüzde 16 olarak gerçekleşti.
2023 yılının otomotiv sektörü açısından birçok tarihi rakamın elde edildiği bir sene olduğunu bildiren OSD Başkanı Cengiz Eroldu, "2023 yılı birçok konuda birçok şirketin yatırım kararları aldığı, bazı yatırımların hayata geçtiği bir sene oldu. Ford Otosan’ın büyük yatırımı hayata geçti. Aynı zamanda Toyota’nın yeni C-HR’ı, Renault Türkiye ile ilgili gelecek planlarını açıkladı, Tofaş’ta Stellantis ile iş birliğini başlatma kararı aldı ve bunun uzantısında da yeni yatırımlarını açıklamaya başladı. 2023 yılında sektör olarak 1 milyar 340 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdik. Bu da son yılların en yüksek rakamı oldu. Böylece, otomotiv ana sanayi son 10 yılda 10 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirmiş oldu. 2023 yılında da 2022’ye göre yüzde 37’lik yatırım artışı oldu, yani 2022’de başlayan yatırımların aslında 2023’te de hız kazandığını gördük" dedi.
Eroldu, önümüzdeki yıllarda Türkiye’de otomotiv sanayi yatırımlarının artacağını da belirterek, "Bu son derece sevindirici ve Türkiye’nin bulunduğu zorlu ekonomik ortamda da otomotiv sanayi yatırımlarını yapmaya devam ediyor. Kapasitemize baktığımız zaman yalnız OSD üyeleri olarak 2 milyonun üzerine çıktı, üye olmayan Türkiye’deki diğer üreticileri de dikkate aldığımız zaman Türkiye’deki toplam otomotiv sanayi kapasitesinin 2.3 milyonluk seviyelere geldiğini görüyoruz. Bunun içinde traktörün de olduğunu söylemek lazım. Sektörde, 2023 yılında 2022’ye göre yüzde 6’lık bir artışla 60 binin üzerinde doğrudan istihdam sağlandı" ifadelerini kullandı.
'İTHAL ARAÇ PAYININ ARTMASI EKONOMİ İÇİN OLUMSUZ'
2023'te yıl boyunca otomobil pazarının içerisinde ithal araç payının artması dikkat çekmişti.
Bu konuya özel bir parantez açan OSD Başkanı Cengiz Eroldu, "Toplam taşıt araçlarında 2022 yılında yüzde 45 olan yerli payımız 2023 yılında maalesef yüzde 37’lere geriledi. Bunun da ağırlıklı olarak hafif araçlarda olduğunu görüyoruz. Otomobilde yüzde 39’dan yüzde 32’ye, hafif ticari araçlarda da yüzde 59’dan yüzde 46’ya bir gerileme var. Burada özellikle otomobil tarafı çok daha önemli çünkü hafif ticari araçlardaki gerilemenin sebepleri var, onları biliyoruz. Onlarla ilgili de yapılan yeni yatırımlar var. Dolayısıyla hafif ticari araçlarda tekrar eski konumumuza dönmemiz mümkün ama otomobil için ayrı bir bölüm açmamız lazım. Biz yerli üreticiler açısından da, ülke ekonomisi açısından da rakamların bu seviyeye düşmesi dış ticaret açısından da son derece olumsuz etki yapıyor" diye konuştu.
'ÇİNLİ OTOMOBİLLER 10 YIL ÖNCESİ GİBİ DEĞİL'
Cengiz Eroldu, otomotivde küresel gündemin en önemli konularından bir tanesinin de Çin'in son yıllarda ticari alanda gösterdiği atak politikaları olduğunu kaydetti.
Eroldu, "Bunun otomotive çok boyutta etkileri var, hem Avrupa açısından hem dünya açısından hem de ülkemiz açısından. Çin özellikle elektrikli araç dönüşümü ile dünyadaki otomotiv sanayindeki kuvvetini ve gücünü artırdı çünkü Çin'in aslında içten yanmalı araçlardaki teknolojisi o kadar kuvvetli değil ama baktığınız zaman bugün elektrikli araç üretiminde dünyada küresel lider konumunda. Marka algısı da aslında Çin'in kuvvetleniyor. 10 yıl öncesi gibi değil. Çin malları müşteri tarafından artık önceki gibi kalitesiz algılanmıyor. Özellikle tüketici elektroniğindeki Çin ürünleri bence Çin’in marka algısını her yerde olumlu yönde iyileştirmeye başladı" dedi.
İlk defa 2022 yılında Avrupa Birliği otomotiv ithalatında bininci sıraya Çin'in yerleştiğini de vurgulayan Eroldu "Biz orada Türkiye olarak yerimizi Çin'e kaptırdık. Kendi üretimlerinin 2021'de yüzde 7.7'sini ihraç ederlerken, 2023'de yüzde 16'sını ihraç ettiler. Bu da aslında yaptıkları ihracatı ne kadar artırdıklarının göstergesi fakat ihracatlarının da yüzde 75'i içten yanmalı. Herkes Çin deyince her taraf elektrikli zannediyor ancak öyle değil. Çin pazarında satılan 100 arabanın 75'i içten yanmalı, 25'i elektrikli" dedi.
'DIŞ TİCARET DENGESİ 2024'TE YÖNETİLMESİ GEREKEN BİR KONU'
Cengiz Eroldu, Çin'in ile Türkiye arasındaki ticaret dengesine de dikkat çekti.
Eroldu, "Türkiye'nin Çin ile olan ticaret açığı 2019'da 16 milyar dolarken şu anda 2023'ün 11 ayında 38 milyar dolara gelmiş. Bu demek ki yılı da 42-43 milyar dolarlık bir dış ticaret açığı ile kapatacağız. Bu sürdürülebilir bir şey değil. Otomobil ithalatımızda da Çin hiç yok 2019 yılında. Şu anda yüzde 7’lik bir pay alıyor ama ne almışız biz Çin'den? Öyle baktığımız zaman da yüzde 78'ini içten yanmalı almışız, yüzde 1’i plug-in hibrit, yüzde 2'si hibrit, yüzde 20'si de elektrikli. Zaten son dönemde Sanayi Bakanlığı bu işin elektrikli tarafına müdahale etti. Fakat burada da içten yanmalı motorların ne kadar büyük olduğunu ve büyümeye devam ettiğini görüyoruz. Bu da bizce 2024 yılında yönetilmesi gereken bir diğer konu çünkü yalnızca elektrikli arabalara konulan birtakım uygulamalarla Çin ithalatının Türkiye'nin dış ticaret dengesine verdiği hasarı halletmek mümkün olmayacak gibi duruyor" görüşünü paylaştı.
'ÇİNLİ FİRMALARIN TÜRKİYE'YE YATIRIM YAPMASI LAZIM'
Çinli araçlara otomotiv sanayi olarak karşı olmadıklarını, fakat Türkiye'de yatırım yapmaları gerektiğini de kaydeden OSD Başkanı Eroldu, "Çinlileri yatırım yapmaya davet ediyoruz ki zaten bakanlığın da bu yönde yaptığı çalışmalar var. Çinli yatırımcıların gelip Türkiye'de yatırım yapmaları lazım. Otomotiv sanayi olarak rekabeti olumlu buluyoruz ama yalnızca ithalatla bu pazarın kaybedilmesi doğru bir şey değil" dedi.
Avrupa Birliği ve Türkiye'de iş yapmak isteyen Çinli firmaların yatırım yapmaya zorlanabileceğini de sözlerine ekleyen Eroldu, "Dünyada bir Çin gerçeği var. Buna hiçbirimiz gözümüzü kapatamayız. Çinlilerle bizim rekabete hazır olmamız lazım. Bugün Türkiye rekabetçi bir ülke. Önemli olan burada gelip yatırım yapıp ülkenin gelişimine katkı sağlamaları lazım. Yani bizler nasıl otomotiv sanayi üyeleri olarak taşın altına elimizi koyduysak onların da koyuyor olması lazım. Türkiye'nin bir parçası olması bizi de geliştirecektir. Yani Çinli firmaların gelmesi birtakım teknoloji transferini de getirecek. Buradaki tedarikçi parkını da iyileştirecek. Yani Türk otomotiv sanayini daha da güçlendirecektir. Bundan da kimsenin çekinmemesi lazım" ifadelerini kullandı.
'İTHALATÇILARA BU ÜLKEYİ BU KADAR RAHAT BIRAKMAMALIYIZ'
Türkiye pazarında yatırımcının koruması gerektiğini de kaydeden Eroldu, "Türkiye’nin pazarının ve üretiminin büyümesi lazım ki Türkiye elektrifikasyonda geride kalmasın. Avrupa’da her yerde batarya fabrikaları kuruluyor. Neden kuruluyor? Çünkü 10 küsur milyonluk üretim var orada ve bunlar üretime yakına gidiyorlar. Türkiye pazarında da biz üretimi 3 milyona, daha yukarıya çıkarabilirsek, örneğin Tofaş yarın 400 bin adet elektrikli yaptığı zaman batarya fabrikası kurmak zorunda, bunun başka yolu yok. Herkes bunu Avrupa’da yaptı. Türkiye’de de bunun netleşmesi lazım. Türkiye’yi büyütmemiz lazım ki bu teknolojiler Türkiye’ye daha rahat gelsin. Hepsi birbirine bağlı bunların. Yoksa bu pazarı Çinliler’e verdiğiniz zaman Türkiye’de yatırım fizibiliteleri çalışmayacak, bindiğimiz dalı keseceğiz. Kim mutlu olacak? Sonuçta Çinliler’e daha fazla iş yapma imkanı sağlamış olacağız" uyarısında bulundu.
Türkiye'deki tüm araçların artık yüzde 80 ÖTV dilimine girdiğinin de altını çizen OSD Başkanı Eroldu, "Bu aynı zamanda Türk insanında mobilite erişimini de negatif anlamda etkiliyor. Bu da dış ticaret açığının artmasına yol açtı. Yerli olmanın bir avantajını göstermemiz lazım ki yatırım gelsin. Kimseye bunu anlatamıyoruz. Yabancı yatırımcının yerlinin Türkiye’de avantajlı olduğunu görmeleri lazım ki yatırım kararı almak için cesaretlensinler. İthalatçılara bu ülkeyi bu kadar rahat bırakmamamız lazım. Biz burada yatırım yapıyoruz" dedi.