Bu yıl 1 trilyon dolar kazanması öngörülen tütün şirketleri, satış taktikleriyle gençleri hedef alıyor
Sigara satışından 2025'te yaklaşık 1 trilyon dolar kazanç elde edeceği öngörülen tütün şirketleri, çeşitli pazarlama yöntemleriyle özellikle genç kitleleri sigara kullanıma teşvik ediyor

Dünya genelinde sigara kullanımını azaltmak ve tütünün sağlığa zararlarına yönelik farkındalık oluşturmak için her yıl 31 Mayıs, "Dünya Tütünsüz Günü" olarak kutlanıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından bu yılın teması, "Cazibeyi Kırmak: Tütün ve nikotin ürünlerinde endüstri taktiklerini açığa çıkarmak" olarak belirlendi.
10 YETİŞKİNDEN BİRİ SİGARA NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR
Dünya çapında her 10 yetişkinden 1'inin ölümüne neden olan sigara kullanımı, önlenebilir ölümler arasında birinci sırada yer alıyor.
Akciğer kanseri, ağız kanseri ve kalp rahatsızlıkları gibi birçok ciddi hastalığın riskini artıran tütün kullanımı, diş ve diş eti çürümesine ve cildin kırışmasına da sebebiyet veriyor.
Kamu sağlığına risk teşkil eden en büyük sorunlardan biri olarak görülen tütün ürünleri, özellikle gençler arasında merak uyandırıyor.
Bu kapsamda şirketler, tütün satışını artırmak ve sigara kullanımını daha cazip kılmak adına birçok taktik geliştiriyor.
Çevrimiçi istatistik portalı "Statista"nın verilerine göre, tütün kullanımını artırmak için çeşitli pazarlama teknikleriyle özellikle gençleri hedef alan tütün endüstrisinin, satışlardan yıl sonuna kadar yaklaşık 1 trilyon dolar kazanç elde edeceği öngörülüyor.
AA'nın çevrim içi istatistik portalı "World Population Review"dan derlediği verilere göre, dünyada en çok sigara içen ülkeler listesinde Nauru, Myanmar, Sırbistan, Bulgaristan ve Endonezya en üst sıralarda yer alırken, listenin son sıralarında Nijerya, Gana ve Panama bulunuyor.
Dünya genelindeki yaklaşık 1.3 milyar tütün kullanıcısının yaklaşık yüzde 80'i düşük ya da orta gelirli ülkelerde yaşarken, dünyada en çok sigara tüketilen bölgeler listesinde Güneydoğu Asya ve Balkanlar başı çekiyor.
TÜTÜN ENDÜSTRİLERİ, PAZARLAMA YÖNTEMLERİYLE GENÇLERİ HEDEF ALIYOR
DSÖ verilerine göre, dünya genelinde 13 ila 15 yaşındaki 37 milyon civarında çocuk sigara kullanıyor.
Birçok ülkede yetişkinlere kıyasla gençler, elektronik sigaraya (e-sigara) daha fazla yöneliyor.
Bu durumdan yararlanan tütün endüstrisi, katkı maddeleriyle tütünün tadını, kokusunu ve görünümünü değiştirerek sigara kullanımına teşvik edici pazarlama stratejileri geliştiriyor.
DSÖ, e-sigaralar ve diğer tütün ürünlerini tanıtan pazarlama içeriklerinin, sosyal medya mecralarında 3,5 milyardan fazla kez görüntülenme aldığını belirtiyor.
E-SİGARA SATIŞLARINDA 4 YILDA YÜZDE 34 ARTIŞ
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) verilerine göre, e-sigara satışlarında 2020'den 2024'e yüzde 34 artış gözlemlendi.
ABD'de 2024 Haziran itibarıyla, 6 bini aşkın e-sigara ürünü piyasaya sürülürken, aromatik tat içeren tek kullanımlık e-sigaralar, en çok satılan tütün ürünleri arasında yer aldı.
E-sigaraların hangi miktarda zararlı madde içerdiği tam olarak bilinmezken, "nikotinsiz" ibaresiyle satışa sürülen bazı e-sigaralarda nikotine rastlanması, endüstrinin şeffaflığını sorgulatıyor.
Bu cihazların satışını artırmaya yönelik taktikler arasında bazı e-sigaralara akıllı telefonlardakine benzer özelliklerin yüklenmesi yer alıyor.
Dijital ekranlara sahip "akıllı elektronik sigara" olarak adlandırılan bu cihazların tüketim yaptıkça ödül ve puan kazandırması gençler arasında bağımlılığı bir rekabet haline getiriyor.
2050'YE KADAR DÜNYA GENELİNDE YAKLAŞIK 876 MİLYON KİŞİNİN HAYATI KURTULABİLİR
Dünya genelinde yılda 8 milyonu aşkın kişi, sigara kullanımından dolayı hayatını kaybederken, bu kişilerin 1,3 milyonunu da sigara dumanına maruz kalan pasif içiciler oluşturuyor.
"The Lancet Public Health" dergisinde yayımlanan bir araştırmada, sigara tüketim oranlarının 2050'ye kadar yüzde 5 düşürülmesi durumunda ortalama yaşam süresinde artış gözlemlenebileceği belirtiliyor.
Bu durumda 2050'ye kadar küresel çapta yaklaşık 876 milyon kişinin hayatının kurtulabileceğine, dolayısıyla sigara kaynaklı erken ölümlerin önüne geçilebileceğine işaret ediliyor.