Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan açıklamalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Her Mahallesiyle İstanbul Programı'nda açıklamalarda bulundu. Konuşmasında, "İstanbul'un kaynaklarının nasıl yağmalandığı ortaya dökülüyor, İstanbul'dan Türkiye'ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor." diyen Erdoğan, "Ne muhalefetin körüklediği nefretin, öfkenin, fitnenin diline teslim olacağız ne de İstanbul'umuzu sahipsiz, çaresiz, boynu bükük bırakacağız." ifadelerini kullandı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Her Mahallesiyle İstanbul Programı"nda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: "Biz sandığa kadar değil son nefese kadar yol ve kader arkadaşlığı yapan bir kadroyuz. Bugün bir taraftan kardeşliğimizi güçlendirirken diğer taraftan İstanbul tutkumuzu ortaya koyuyoruz. AK Parti olarak milletin emrinde ve hizmetinde olan bir siyaseti hareketiz. Biz bir gönül hareketiyiz. Biz kalbi millet ve memleket sevdasıyla atan bir kadroyuz.
"SAMİMİYET VE TEVAZU BİZİM REHBERİMİZ OLACAKTIR"
Bizim yoldaşlarımız Allah'tan ve devletten başka kimsesi olmayanlardır. Biz kimsesizlerin kimsesi olmak için yola çıkmış bir hareketiz. Fakirin derdine derman olmak için siyasete atıldık. Bizim için esas olan milletin rızasıdır, milletin hayır duasıdır. Hırsı, enaniyeti, senlik-benlik kavgasını yanımıza yaklaştırmayacağız. 23 yıldır yanımızda dağ gibi duran aziz milletimize karşı hürmetsizlik asla etmeyeceğiz. Samimiyet ve tevazu bizim rehberimiz olacaktır. Biz siyaseti kendimiz için kendi geleceğimiz için değil millet için yapıyoruz. Siyaseti bir imaj çalışması olarak görmedik.
"NEFRET DİLİNİN SİYASETİMİZDE YERİ YOKTUR"
AK Parti bölen, ayrıştıran, nifak tohumları saçan değil, kardeşlik hukukunu yücelten bir partidir. Nefret dilinin bizim siyasetimizde yeri yoktur. Sokak ağzıyla konuşarak siyaset yapmayı reddediyoruz. Özel'in, ana muhalefet partisi lideri gibi davranmak yerine suç örgütünün posta güvercini gibi hareket etmesi üzüntü verici olduğu kadar düşündürücüdür.
"YARGIYA HESAP VERMEKTEN KAÇAMAZSINIZ"
Milleti dinlemez, halkın sorunlarına çözüm üretmezseniz halkçı değil ya rantçı olursunuz ya da bantçı olursunuz. İstanbul'un kaynaklarının nasıl yağmalandığı ortaya dökülüyor, İstanbul'dan Türkiye'ye ve yurt dışına uzanan ahtapotun kolları bir bir deşifre oluyor. Suç örgütünün her gün yeni yolsuzluğu çıkıyor. Daha düne kadar yere göğe sığdıramadıkları arkadaşlarını, pişman oldu, suçunu itiraf etti diye hain, yolsuz ilan ediyorlar. Yargıya hesap vermekten kaçamazsınız. Yolsuzluk lekesini bağırmakla çıkaramazsınız. Hırsızlık ayıbını tehditle örtemezsiniz.
"İSTANBUL'U SAHİPSİZ BIRAKMAYACAĞIZ"
23 yıllık iktidarlarımız döneminde çile çektik, fedakarlıkta bulunduk ama milletimize asla bedel ödetmedik. Ne muhalefetin körüklediği nefretin, öfkenin, fitnenin diline teslim olacağız ne de İstanbul'umuzu sahipsiz, çaresiz, boynu bükük bırakacağız."
