Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Son dakika: Evdeki vahşeti! Cinayet açılmamış beyaz peynir paketi ile çözüldü | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Dünyanın en çok satan polisiye romanlar arasında Georges Simenon’un kitapları yer alıyor. 1929'da Joseph Kessel'in ricası üzerine yazdığı kısa bir eserle komiser Jules Maigret'i okurla tanıştırdı. Simenon bu kahramanı merkeze yerleştirdiği eserler yazmayı sürdürdü ve büyük ün kazandı. Teknolojiden uzak dönemlerden önce yazılan ve sokak polisliğinin en reel çalışmalarını gözler önüne heyecanla seren komiser Maigret’in maceraları dünyada 550 milyon okura ulaştı.

        İlgiyle okunan bu romanların gerçeğini yıllar önce İstanbul cinayet masasında görev yapmış birçok dedektif, filmleri aratmayan sokak çalışmalarıyla birçok cinayet olayını çözdü. İşte Simenon’un romanlarına konu olabilecek bir konu 1995 yılında Kadıköy’de meydana geldi.

        REKLAM

        HABER ALINAMAYAN ADAMIN CESEDİ BULUNDU

        Okullar tatil olalı bir hafta olmuştu. İstanbul sokakları boşalmıştı. Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerden biri, haber merkezine "Merkez denilen adrese geldik. Kapı kapalı çilingirle kapıyı açacağız. Birazdan sizi bilgilendireceğiz" dedi.

        Gelen ihbara göre bu evde yaşayan adamdan kaç gündür haber alınamıyordu. Evde yalnız yaşayan 65 yaşlarındaki adam kapı ziline cevap vermemişti. Dakikalar sonra ilçe ekibinin “Merkez şahıs içerde ex. Görevli birimleri gönderir misiniz” anonsu İstanbul emniyetini hareketlendirdi. Kendisinden haber alınamayan adam evin içinde ölü bulunmuştu.

        CİNAYET MASASI OLAY YERİNE GÖNDERİLDİ

        Olay yeri inceleme ekipleri hemen olay yerine gönderilirken, Kadıköy bölgesine bakan o gün nöbetçi cinayet masasının deneyimli ekibi de hemen olay yerine intikal etti. Adamın neden ve nasıl öldüğü bilinmediği için olay şüpheli ölümdü ve şüpheli ölümlere cinayet masasının dedektifleri mutlaka giderdi. Cinayet masasında Mevlüt Tuncer, Mümtaz Çam ve Ahmet Karaarslan gibi deneyimli dedektifler Kadıköy bölgesine bakıyordu. Efsaneleşmiş bu isimlerle birlikte o gün cinayet masasına yeni gelmiş genç bir dedektif Ufuk Aydın’da vardı.

        REKLAM

        KAFASINA DARBE ALMIŞ

        Olay yerinde yapılan incelemede, yaşlı adamın kafasında darbe izleri bulunuyordu. Olay yerinde inceleme yaptıklarını anlatan gasp ve cinayet uzmanı emekli polis memuru Ufuk Aydın, o günü şöyle anlattı:

        "Cinayet masasında yeni başlamıştım. Daha genç bir polis memuruydum. Çok önemli ustalarımız vardı. Olay yerine girip incelemeye başladık. Adamın başına sert bir cisimle vurulup ölmüştü. Tabi o dönem çevrede güvenlik kameralar dijital cihazlar yoktu. Tamamen bizim sokak çalışması olarak adlandırdığımız çalışmalarım vardı. Öldürülen adamın evini iyice inceledik."

        ALINAN PEYNİR DİKKAT ÇEKTİ

        Evde boğuşma da yaşandığını söyleyen Aydın şöyle devam etti:

        "Adam yalnız yaşıyordu. Evde bir karışıklık yoktu. Hani hırsızlık veya gasp amaçlı bir cinayete benzemiyordu. Çünkü hırsız olsa veya gaspçı olsa evin altını üstünü getirip bir şeyler arardı. Öyle bir karışıklık yoktu. Biz henüz adamın daha kaç gün önce öldürülmüş olduğunu bile bilmiyorduk. Ben buzdolabına baktım. Buzdolabında dikkatimi bir peynir paketi çekti. Peynir alındıktan sonra hiç açılmamıştı. Ağabeylerime abi dedim bu adam peynir satın almış. Peynir hiç açılmadan dolapta duruyor. Bunu nerede ne zaman almış bi çevrede bakkal market varsa sorayım dedim. Tamam dediler sen bak sor soruştur dediler."

        REKLAM

        MARKETTEKİ İPUCU

        Komşuları eve giren çıkan kimseyi de görmemişti. Bir yandan öldürülen adamın çevresi de araştırılıyordu. Kapıda zorlama olmadığı için eve giren tanıdık biri tarafından cinayetin işlendiği tahmin ediliyordu. O dönemin cinayet masasında genç bir dedektif olan Ufuk Aydın dışarı çıktı. Çevreye bakındı ve bir market gördü. Eve yakın tek market burasıydı. İçeri girerek kasiyer görevlisine adamın resmini gösterdi. Genç kız resimdeki adamı tanıdı. Dedektif Ufuk Aydın o anları şöyle anlattı:

        "Çalışan kız bu adam bizim müşterimiz olur. En son bir hafta önce alışveriş yaptığını söyledi. Hatta peyniri de sattığını hatırladı. Yanında kimse var mıydı soruma verdiği cevap bizim için çok önemli ip ucu oldu. Adam yanında bir kadın ve erkek traşlı küçük bir kız çocukla gelmişti."

        KADIN KİMDİ?

        Deneyimli dedektifler olay yerinde çalışma yaparken, genç dedektif Aydın heyecanlı bir şekilde üstatların yanına gelerek "Abi bir şeyler buldum" dedi. Yaşananları net bir şekilde hatırladığını ifade eden Aydın şöyle konuştu:

        "Ben yeni olduğum için heyecanla abilerime bu adamın bir hafta önce markette yanında bir kadın ve erkek traşlı bir kız çocuğu ile peynir ve alışveriş yaptığını söyledim. Marketçi tanıdı dedim adamı. Bunun üzerine hemen kadın kimdi? Onu araştırmaya başladık. Adam komşularıyla pek görüşmediği için eve kimin gelip gittiğini bilmiyorlardı. Ama bir tanesi bir temizlikçiden bahsetti. Eve arada bir temizlikçi kadın geliyormuş. Ama kim ve nereden geliyordu bilmiyorlardı."

        REKLAM

        ERKEK TRAŞLI KIZ ÇOCUKLU KADIN

        Elde görülünce rahatlıkla teşhis veya hatırlanacak tek şey kadının yanındaki erkek traşlı kız çocuğuydu. Cinayet dedektifleri güvenlik kameraların olmadığı sokaklarda bu kadının kim olduğunu tespit etmek için film gibi bir çalışma yaptı. Bu kadın bu eve temizliğe geliyorsa, çevrede başka evlere de temizliğe geliyor olabilirdi. Mahallede birçok evlere gidilerek, erkek traşlı kız çocuğu olan temizlikçi kadın soruldu. Yapılan uzun çalışmalar sonucunda aynı kadının temizliğe gelen bir ev daha bulundu. Ev sahibi kadının sadece ön ismini biliyordu. Ve kadının ayda bir Gebze’den geldiği bilgisine ulaşıldı.

        İZLER GEBZE’YE UZANDI

        Aydın, bu elde edilen bilgilerin ardından soruşturmayı Gebze bölgesine yönlendirdiklerini belirterek, "O dönemler Gebze de çok büyük değildi. O bölgeden İstanbul’a temizliğe gelen kadınlar vardı. Onlara ulaştık. Zincirleme bağlantılarla kadını tespit ettik. Erkek traşlı kız çocuğunun annesini bulduk ve kadını Gebze’den alıp İstanbul’a getirdik" dedi.

        SARKINTILIK EDİNCE

        Gözaltına alınıp Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde sorgulanan kadın gözyaşları içinde cinayeti nasıl işlediğini anlattı. Bu eve ayda bir ev temizliğine geldiğini söyleyen genç kadın, olay günü ev sahibinin kendisiyle birlikte olmak için zorladığını söyledi. Kendisine önce sarkıntılık yaptığı söyleyen genç kadın, yaşlı adamın teklifini kabul etmeyince kendisine saldırdığını belirtti. Bu saldırı sırasında kendisinden kurtulmak için başına sert bir cisimle vurduğunu ve sonradan evden hızla çıktığını belirtti. Adamın o darbeyle yere yığıldığını ancak ölüp ölmediği konusunda da bilgisinin olmadığını söyledi.

        BİRÇOK ÖNEMLİ OLAY ÇÖZDÜ

        Genç kadın tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bir cinayet vakası da böylece çözülmüş oldu. Buzdolabından paketi bozulmamış bir peynirden yola çıkan Ufuk Aydın filmlere konu olabilecek bu cinayeti dikkati sayesinde çözülmesini sağladı. O gün genç bir dedektif olarak cinayet masasında göreve başlayan Ufuk Aydın, yıllarca hem cinayet masası hem de gasp masasında çalışarak çok önemli dosyaları çözen polis memuru oldu.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ